Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Nisan, 2008 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Petraeus merkez komutanlığına aday

Petraeus merkez komutanlığına aday Amerikan Merkez Kuvvetler Komutanı Oramiral William Fallon Mart ayındaki istifasından sonra boş kalan makama yeni bir isim belirlendi: Amerikan birliklerinin komutanı Orgeneral David Petraeus’ın, Irak ve Afganistan'daki operasyonlardan da sorumlu olan ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı'nın başına getirilmesine karar verildi. ABD Savunma Bakanı Robert Gates tarafından teklif edilen atama Ocak 2009’da görevi sona erecek olan Başkan George W. Bush tarafından da onaylandı. Atamanın kesinleşebilmesi için Senato'nun onayı gerekiyor. Gates, Senato'dan atamayı Mayıs sonuna kadar onaylamasını istedi. Gates’e göre değişiklikler ancak yaz sonunda hayata geçebilecek. Bu sırada Irak’ta sular durulmuyor. İşgal karşıtı Şii din adamı Mukteda Sadr, Başbakan Nuri El Maliki'nin, Mehdi Ordusu'na yönelik operasyonları durdurmak için öne sürdüğü koşulları kabul etmediğini açıkladı. Musul kentinde bomba yüklü araçlarla düzenlenen iki ayrı saldırıda

Olimpiyatlara Tibet damgasını vurdu

Olimpiyatlara Tibet damgasını vurdu Uluslararası Af Örgütü, Pekin Olimpiyatları nedeniyle dünyaya istikrarlı bir ülke resmi vermek isteyen Çin'in insan hakları ihlallerini arttığını, insan hakları savunucularını susturmak için hapse attığını öne sürdü. Çin medyası ise Tibet'in sürgündeki lideri Dalai Lama'ya ağır suçlamalar yöneltti. Dalai Lama’nın asıl hedefinin toprağa bağlı kölelik rejimini geri getirmek olduğu iddiaların başında geliyor. Bu sırada Tibet'in merkezi Lasa'da 14 mart olaylarının faili oldukları ileri sürülen 170 kişiden 71'i yakalandığı açıklandı. Olimpiyat meşalesinin Paris, Londra ve başka kentlerdeki geçidi sırasında düzenlenen gösterilere öfkelenen binlerce Çinli ülkenin çeşitli kentlerinde Batı karşıtı protestolar düzenliyorlar. Paris, Londra, San Francisco, Delhi ve diğer kentlerde Olimpiyat meşalesinin güzergahı üzerinde protesto yaparak meşalenin ilerlemesine engel olan kalabalıklar ise Çin'in Tibet politikasını eleştiriyordu.

Roma Antlaşması’ndan Avrupa Birliği’ne

Roma Antlaşması, daha sonra Avrupa Birliği’ni (European Union, AB) oluşturacak olan Avrupa Ekonomik Topluluğu’nun (European Economic Community, AET) temelini teşkil eder. Avrupa Birliği Antlaşması (Treaty of the European Community) olarak ta anılan Roma Antlaşması, daha sonraki yıllarda imzalanacak tüm antlaşmalara ve AB hukukuna temel oluşturur. Antlaşma öncelikle ekonomik işbirliği üzerine odaklansa da, vizyon olarak Avrupa’yı bölen sınırları ortadan kaldırarak Birleşik Avrupa kurma isteğini benimser.  İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra, kömür ve çelik hammaddelerini kontrol altında tutarak Avrupa ülkeleri arasında barışı sağlamak amacıyla 1951 yılında Paris Antlaşması’nı imzalayan Belçika, Batı Almanya, Hollanda, Fransa, Lüksemburg ve İtalya, Avrupa Birliği’nin temeli olan Avrupa Kömür Çelik Topluluğu’nu (The European Coal and Steel Community, AKÇT) kurdular. Bu ortaklık ile kömür-çelik pazarını oluşturan ülkeler arasında kalıcı barışın sağlanması amaçlanmıştır. 1 Ocak 1952 tarihinde

NATO Zirvesi’nin ardından

NATO Zirvesi’nin ardından Romanya’nın başkenti Bükreş’te düzenlenen üye 26 ülkenin devlet ve hükümet başkanlarını biraraya getiren NATO zirvesi, NATO-Rusya Konsey toplantısıyla tamamlandı. Toplantılara ilk ve son kez katıldığını belirten Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, NATO’nun Gürcistan ve Ukrayna’yı da içine alarak genişlemesine şiddetle karşı olduğunu ve NATO’nun Rusya sınırlarına ulaşmasını doğrudan tehdit olarak görecekleri uyarısında bulundu. Ukrayna Devlet Başkanı Viktor Yuşçenko, NATO ile ilişkilerdeki çıkarlarının üçüncü bir ülkeye karşı olmadığını, ülkesinin NATO’ya üyeliğinin Ukrayna’nın batı bölgelerinde askeri ittifaka ait üslerin açılmasıyla sonuçlanmayacağını belirtti. NATO Bükreş zirvesinde üye ve ortak ülkeler, Afganistan’a yaklaşık 2 bin yeni asker göndermeyi kabul etti.  Bükreş zirvesinde ayrıca Arnavutluk ve Hırvatistan’a üyelik daveti yapıldı. Makedonya’nın üyelik daveti ise, isim tartışması nedeniyle Yunanistan’ın engeline takıldı. Afrika • Mısır: Ku

Küresel Isınma

Küresel Isınma BM uzmanları, deniz seviyesindeki yükselme, şiddetli fırtınalar, seller ve kuraklığın çok sayıda insanın evlerini ve topraklarını terk etmesine neden olabileceği uyarısında bulundu. Bu nedenlerden dolayı uzmanlar, küresel ısınma ve yarattığı olağan dışı hava koşullarının, milyonlarca kişinin “insan haklarını” tehdit ettiğini açıkladı. Bu açıklama üzerine BM İnsan Hakları Konseyinin 47 üyesi, Maldivler, Komor, Tuvalu, Mikronezya gibi ada ülkelerinin, “iklim değişikliği ve insan hakları arasındaki ilişki üzerine ayrıntılı bir analiz yapılması” teklifini kabul ettiler. Bu çalışma ile dünyada küresel ısınmanın, yaşam alanlarını ve maddi varlıklarını tehdit ettiği insanların durumuna dikkat çekilecek. Tasarının kabulu sonrası memnuniyetini belirten Maldivler’in BM elçisi Abdülgaffur Muhammed, oturumda yaptığı konuşmada, “Küresel ısınma konusundaki genel söylem bugüne dek iklim değişiminin fiziksel ve doğal sonuçları üzerine odaklanmıştı. Fakat bu fenomenin, dünya genel