Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Temmuz, 2016 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Suriye’den sonra, Rusya’dan önce

Suriye’de yaşanan savaş sadece Suriye sınırları içerisinde kalmıyor. Bu savaşı kendi çıkarları için kullanmak isteyen veya bu savaşa kendi çıkarları için duyarsız kalan her ülke bunun sonuçlarından yoğun bir biçimde etkileniyor. Dünyanın her köşesine yayılan IŞİD terörü bu sorunların başında geliyor. İstanbul gibi metropoller de, Nice gibi sayfiye şehirleri de terörün hedefi halinde. Bu örneklerde olduğu gibi, her anlamda büyük tahribat verecek hedefler seçilirken, Almanya trenindeki baltalı saldırı veya Fransa’nın Alplerindeki bıçaklama gibi bu akımdan etkilenmiş yalnız kurtlar da korku salmaya devam ediyor. Belirli bir suçlu/kurban profili yok. Herkes terörist olabileceği gibi, herkes terör kurbanı da olabilir. Artık uzaklarda bir yerlerde birilerinin savaşı sürüyor diyerek kaçma bahanesi kalmadı kimsenin. Çünkü artık hiç bir yer güvenli değil.

Darbenin habercisi miydi?

Türkiye, 15 Temmuz gecesi ordunun içindeki bir grubun hiç beklenmeyen, daha doğrusu onca yaşanmışlıklara, tecrübeye sahipken kimsenin böyle bir maceraya kalkışmayacağı düşünülen, darbe girişimini bertaraf etti. Tarihleri biraz geriye saralım. 31 Mart 2016’da Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) Genelkurmay Başkanlığı olağandışı bir açıklama yaptı.  www.tsk.tr  ’den aslına ulaşamadım ancak  Hürriyet gazetesinde  çıkan hali ile açıklamada, “Türk Silahlı Kuvvetlerinde disiplin, mutlak itaat ve tek emir komuta esastır. Hiçbir yasa dışı, emir-komuta hiyerarşisi dışı oluşum ve/veya harekete taviz verilmesi söz konusu değildir. Bambaşka saiklerle yapıldığı anlaşılan ve hiçbir hukuki, insani, vicdani ve akli dayanağı olmayan, basın etiğinden ve üslubundan uzak, haddini aşan haber ve yorumları yapanlar hakkında hukuki işlemler başlatılmış ve suç duyurusunda bulunulmuştur,” deniyordu. Dönemin Başbakanı  Ahmet Davutoğlu  da TSK’nın açıklamasını, “Hem benim iznimle yapıl...

Darbe girişimini Maariv gazetesine değerlendirdim

פחד וחוסר ודאות היו מנת חלקם של תושבי טורקיה בשנה האחרונה. מאז קרסה הפסקת האש עם המחתרת אבל בעוד הטרור כבר לא מפתיע כמעט אף אחד,  אירועי יום שישי שעבר  היו ללא ספק הפתעה עצומה בטורקיה ומחוצה לה. החל בהתקפות הפתאומיות של מטוסי קרב נגד בניין הפרלמנט וארמון הנשיאות והטנקים על גשרי הבוספורוס, וכלה בהופעה הדרמטית של הנשיא רג'פ טאיפ ארדואן באמצעות  פייס־טיים  והרבבות שמילאו את הרחובות וריסקו את ניסיון ההפיכה - אלה היו 12 שעות מסחררות, שבעצם עדיין לא הסתיימו. המשכן הוא מסע הטיהור שמבצע השלטון בשורות הצבא, המינהל הציבורי ומערכת החינוך. 

Did Erdogan stage a coup against himself? (with my comments)

 Despite a claim by US-based Turkish cleric Fethullah Gulen that the coup was a ruse by President Recep Tayyip Erdogan to crack down on his domestic opponents, evidence so far points to a real coup attempt. Pictures of the destroyed Ankara police headquarters bombed by helicopters, other damaged buildings, and Erdogan breaking down in tears at the funeral of an old friend killed during the chaos appear to demonstrate that the abortive coup was just that – and not an elaborate conspiracy. A senior Turkish official from the presidency slammed rumors of an Erdogan conspired coup.

The night of July 15 in Istanbul

On Friday night in Turkey, everybody was awake on the streets or at home, frightened of the possible outcomes It was a regular Friday night. I was at the wedding of a close friend in Beykoz on the Anatolian side of Istanbul. A friend of mine sent me a message about an attack at Beylerbeyi Palace where there is a presidential compound that President Recep Tayyip Erdoğan uses as an office, very close to where I was. Soldiers had closed the roads, de-armed the police and asked everyone to go home as martial law was declared, they announced. This was the first news that I heard and decided to leave the wedding at an early hour. Something bad was going on.

I am cited in Republica

Besides, Israel's operation in Gaza might ruin any improvement in relations about the deal. That's why, Karel Valansi, a Turkish Middle East expert who writes for the Jewish-Turkish medias, said any agreement between the two countries would be like walking on eggshells, with the chance of falling apart at any moment. It will be warning for Turkey. Full Text: The future of Turkey-Israel normalization by Muhammad Pizaro Turkish aid shipments finally arrived in the Gaza Strip via Israel, a week after Israel and Turkey announced to end a six-year rift and restore ties. The aids are one of normalization agreements ending the six-year rift between Israel and Turkey. Turkish Foreign Minister, Jawish Oglu said, the aids as the first step to liberate the Gaza blockade. Will it become a reality?

NATO-Rusya: Diyalog ve caydırıcılık

N ATO ülkeleri 8-9 Temmuz tarihlerinde ‘tarihi’ olarak nitelenen Varşova Zirvesi’nde bir araya geldiler. Tarihi olması, Soğuk Savaş döneminin iki askeri kutbundan birini temsil eden Varşova Paktı’na adını veren Varşova şehrinde, diğer kutbu temsil eden NATO’nun zirve düzenlemesiydi. Bu yer seçiminin simgesel anlamı çok büyük. Soğuk Savaş’ın galibi bu sayede yıllar sonra bir nevi mühürlenmiş oldu. Yer seçimi dışında bu zirveyi tarihi olarak tanımlamak ise hatalı olur. Çünkü asıl tarihi zirve, Rusya’nın Kırım’ı ilhakından sonra düzenlenen ilk zirve olan 2014’ün Eylül ayındaki Galler Zirvesi’ydi. O zirvede yükselmekte olan Rusya tehdidine karşı NATO kendini yeniden konumlandırmış, Rus tehdidini varoluşsal bir sorun olarak gören Doğu Avrupa ülkelerinde asker sayısını arttırarak bu ülkelere güvence vermişti. Bugüne baktığımızda ise NATO’nun önlemlerinin Rusya tehdidine karşı pek de etkili olmadığı, arzulanan caydırıcılığı sağlamadığı anlaşılıyor. Ortadoğu’ya muhteşem dönüşünü tamamlaya...

Golden recipe for Turkey and Israel

The new rapproachement of Ankara in its diplomatic relations with the Israeli government gives hope for a better future in the Middle East A rare rapprochement is currently taking place when everything else is sort of falling apart in the Middle East. Israel and Turkey finally signed a normalization deal after six years of diplomatic impasse. It is expected that the two countries will exchange ambassadors in a matter of weeks. Following the Mavi Marmara incident, Israel had already offered an apology for the deaths of nine Turkish citizens and a Turkish-American and it had also agreed to pay compensation for the victims' families. Ankara had demanded the lifting of the naval blockade in Gaza, which was unacceptable for Israel from the very beginning. At the other end, Israel demanded the dropping of lawsuits against Israeli military officials and dismantling the Hamas quarters in Turkey that serves for planning terrorist attacks against Israel. One of the West Bank leader...

İsrail ile normalleşme anlaşmasında en kötü senaryolar neler?

Türkiye ile İsrail arasında normalleşme anlaşması en nihayetinde imzalandı. Altı yıl boyunca ikili ilişkileri zehirleyen bu dönem artık geride kaldı diyebiliriz. Bu süreç sonucunda anlaşılan maddeler kadar değişen ilişkiler de dikkat çekiyor.  Henüz birkaç hafta önce Mavi Marmara'nın yıl dönümünde, IHH'nın gerçekleştirdiği gövde gösterisi, İsrail ile yapılacak anlaşmanın akıbetini sorgulatmıştı. "Katil İsrail" sloganları ile inleyen Taksim'in görüntülerinin masa başında altı yıldır, iki ülke liderine rağmen, ilişkileri yeniden rayına oturtmak için uğraşan diplomatları nasıl etkilediği bilinmez ancak anlaşma sonrası Başbakan Binali Yıldırım'ın "kim ne derse desin" çıkışı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "Türkiye'den böyle bir insani yardımı götürmek için dönemin başbakanına mı sordunuz?" demesi gerçek anlamda beklenilmez bir gelişmeydi. Tarihsel olarak Türkiye ile İsrail'in ilişkileri hep üçüncü tarafların etkisinde kaldı. Her ne...

İsrail'le Türkiye arasındaki anlaşma Orta Doğu’da bir barış kapısını açtı

Bir süredir Türk dış politikasında süregelen bir yeniden yapılanmadan bahsediliyor. İsrail ile imzalanan normalleşme anlaşması çerçevesinde bu gelişmeye bakarsak tam sekiz yıl geriye gitmemiz  gerekir. Suriye ile İsrail arasında arabulucuğa soyunan Ankara, hemen ardından başlayan 2008 Dökme Kurşun operasyonu ile ihanete uğradığını hissetti ve bu histen hiç kurtulamadı. Bu durum artarak 2009’da Davos’taki “One Minute” çıkışı ile zirveye yükseldi. Bundan sonra iki ülke ilişkilerini soğukkanlılıkla alınan kararlar yerine duygular belirledi. 

5N1K CNNTürk'te Türkiye-İsrail ilişkilerini değerlendirdim

http://tv.cnnturk.com/tv-cnn-turk/programlar/5n-1k/3-temmuz-2016-pazar

Antakya’daki son 17 Yahudi ve mezarlık saldırısı

Geçtiğimiz günlerde Yahudi mezarlığına yapılan saldırının ardından Hahambaşı Rav. İsak Haleva ve Türk Musevi Cemaati Başkanı İshak İbrahimzadeh liderliğinde bir grup olarak Antakya’ya bir dayanışma ziyaretine gidiyoruz. Mezarlıktaki manzara tek kelimeyle çok üzücü. Bu hırs, bu kin, bu öfke, bu nefret bitsin artık! Antakya, medeniyetlerin beşiği, barış ve kardeşlik kenti, savaşın hemen yanı başında birlikte yaşama kucak açan bir yer. Bu şehirle ilgili akla ilk bu tanımlamalar geliyor. Birçok farklı inancı bir arada barındıran bir şehir. Suriye savaşı sonrası şehre akın eden 430 bin mülteciye de kucak açmış. Yahudilerin tarihi ise 2300 yıl öncesine dayanıyor. Milattan Önce 300 yılında Kral Seleucus babası Antiochus’un anısına Antakya şehrini kurarken Yahudiler güneyden yani Suriye, Filistin, Irak, İran’dan buraya göç etmişler. Yirminci yüzyılın başında 1500 civarındaki nüfus, 1940’larda Varlık Vergisi faciası ve ardından İsrail’in kurulması ile azalmaya başlamış. Günümüzde gençleri...