6
milyon Yahudi’nin hayatını kaybettiği Holokost kurbanlarını anmak ve
Holokost'a sebep olan nedenleri unutmamak üzere, Dışişleri Bakanlığı ve Türk
Yahudi Toplumu tarafından organize edilen anma törenine, geçtiğimiz sene olduğu
gibi bu yıl da Ankara Üniversitesi ev sahipliği yaptı. Konuşmalarda, masumiyet
ve insanlığın bittiği zaman olan Holokost’un tekrarlanmaması için alınması
gereken insanlık dersleri vurgulandı
Holokost Anma töreni açılış konuşmalarını Rektör
Erkan İbiş, Dışişleri Bakanlığı Araştırma ve Güvenlik İşleri Daire Başkanı ve
Uluslararası Holokost Anma İttifakı (International Holocaust Remembrance
Alliance, IHRA) Türkiye Heyeti Başkanı Büyükelçi Aylin Taşhan ve Başbakan
Yardımcısı Yıldırım Tuğrul Türkeş yaptı. Aralarında Rav Mendy Chitrik ve oğlu
Chaim Chitrik’in yanı sıra Ankara ve Hacettepe Üniversitelerinden profesörlerin
icra ettiği müzik dinletilerinin ardından, hava muhalefeti nedeniyle törene
katılamayan Hahambaşı Rav İsak Haleva'ın mesajı okundu.
Türkeş:
“Holokost, tarihten bize seslenen güçlü bir uyarı”
Başbakan Yardımcısı Yıldırım Tuğrul
Türkeş konuşmasına, “Bundan 72 yıl önce Avrupa’nın ortasında yaşanan, insan
aklının bugün bile tahayyül etmekte zorlandığı, insanlık tarihinde eşi benzeri
görülmemiş bir vahşet olan Holokost'ta yaşamını yitiren milyonlarca insanın
hatırasını saygıyla anıyorum,” diyerek başladı. Holokost’un etnik veya
dinsel bir azınlığın erkek, kadın, çocuk demeden, işgal edilen tüm ülkelerde
izini sürüp, sistematik bir şekilde, son bireyine kadar topluca yok edilmesinin
siyasi hedef olarak gösterilmesi nedeniyle benzeri görülmemiş bir soykırım
olarak niteleyen Türkeş, Nazi Almanya’sının sırf bu hedefine ulaşabilmek için
kapsamlı bir bürokratik sistem kurduğunu, dönemin tüm teknolojik gelişmelerini,
daha hızlı öldürmek ve en vahşi biçimlerde imha etmek için seferber ettiğinin
altını çizdi. Holokost'un nedenlerini ve sonuçlarını anlayabilmek için,
öncelikle Holokost'un Auschwitz'te veya diğer ölüm kamplarında başlamadığını
unutmamamız gerektiğini belirten başbakan yardımcısı, Holokost’un ‘nihai çözüm’den
çok önce, önyargı, ırkçılık ve nefret tohumlarının Avrupa’ya serpilmesi
sırasında toplumun bu duruma kayıtsız ve eylemsiz kalması, yaşananları sessizce
izlemeyi tercih etmesiyle başladığını söyledi. Türkeş şöyle konuştu: “Holokost,
bir ülkeyi yönetenlerin, belli bir dini veya etnik grubu hedef alarak ülkenin
sorunlarının kaynağı olarak onları suçlayıp, çözümü kin yoluyla
basitleştirmesinin nelere yol açabileceğini gösteren, tarihten bize seslenen
güçlü bir uyarıdır.” Türkeş ayrıca, “Dünya genelinde yayılan, zaman zaman
ülkemizdeki bazı marjinal çevrelerde de etkili olan antisemitizm, İslamofobi,
Hristiyan düşmanlığı ve benzeri nefret suçlarına karşı sıfır tolerans
göstermekten başka bir seçeneğimiz yoktur,” dedi.
“Antisemitizm,
ırkçılık, yabancı düşmanlığı, İslamafobi gibi olgularla mücadeleden asla
vazgeçmeyeceğiz”
“Holokost, farklılıklara duyulan kin,
nefret ve korkunun bir yansıması, eşi benzeri görülmemiş bir vahşettir,” diyen
Uluslararası Holokost Anma İttifakı (International
Holocaust Remembrance Alliance, IHRA) Türkiye Heyeti Başkanı Büyükelçi
Aylin Taşhan konuşmasına, İkinci Dünya Savaşı yıllarında başta Yahudiler olmak
üzere, Roman, engelli, eşcinsel ve muhaliflerden müteşekkil 10 milyon insanın
Nazi toplama kamplarında sistematik bir şekilde yok edildiğini belirterek
başladı. Dünyanın farklı bölgelerinde antisemitizm, ırkçılık, yabancı
düşmanlığı, İslamafobi ve Hıristiyan karşıtlığının yeniden yükselişte olmasını
üzüntüyle karşıladığını belirten büyükelçi, bugün bizlere düşenin Holokost’u
hatırlamak, tarihten ders çıkarmak ve bu tecrübeleri gelecek nesillere
aktararak böylesine bir vahşetin bir daha asla yaşanmamasını sağlamak olduğunu
belirtti. Holokost’un faili ya da mağduru olmayan Türkiye’nin Holokost’a
ilişkin farkındalık yaratılması ve böylesine bir trajedinin tekrarının
önlenmesi için gayretlerini sürdürme yönündeki kararlılığını belirten Taşhan,
bu felakete yol açan ve günümüzde halen mevcudiyetini koruyan antisemitizm,
ırkçılık, yabancı düşmanlığı, İslamafobi gibi olgularla mücadelesinden asla vazgeçmeyeceğinin
altını çizdi. Bu amaçla 27 Ocak Uluslararası Holokost Anma Günü, 24 Şubat
Struma gemisinde hayatlarını kaybedenler için anma töreninin yanı sıra
Türkiye’nin Auschwitz-Birkenau Müzesi Vakfı’nın oluşturduğu uluslararası fona
katkıda bulunduğunu ve Aladdin Projesi, Anne Frank Evi, Yad Vashem ile Holokost
ve antisemitizm bağlantılı çatı kuruluşlarıyla işbirliğinin sürdüğünü kaydetti.
“Holokost
eğitiminin öğretim müfredatlarının ayrılmaz bir parçası olmalıdır”
Hahambaşı Rav İsak Haleva konuşmasına yakın
tarihimizde meydana gelen, insanlık tarihinin en acı dolu, en adaletsiz, en
acımasız dönemi olan Holokost ile yüzleşmenin yararlı hatta gerekli olduğunu
belirterek başladı. Ancak günümüzde “Holokost’u azımsama/ küçümseme ve dahası
inkar etme/ yok sayma ve unutturma girişimleri günümüzde hala utanmazcasına
devam ettirilmektedir,” diyen hahambaşı, kanıtları apaçık meydanda,
tanıklarının bir bölümü henüz hayatta olan bu insanlık dramının unutulmaması
gerektiğini belirtti. Haleva, bunun sebebini tarihin tekerrür etmesine fırsat
vermemek ve tarihten hesap sormak adına değil, geçmişin izdüşümündeki
yanlışlardan sonraki nesillerin evrensel doğruları damıtmasına ortam hazırlamak
için gerekli olduğunu belirtti ve “Holokost eğitiminin öğretim müfredatlarının
ayrılmaz bir parçası olmalıdır,” dedi.
“Holokost,
insan onuruna karşı yapılan acımasız bir katliamdır”
Ev sahibi Ankara Üniversitesi Rektörü Erkan
İbiş, Holokost’un ve insanlığın anlamı üzerine yaptığı konuşmasında, Holokost’un
benzeri olmayan, insanlığın geleceğini ipotek altına alan beşeri bir utanç
kaynağı olduğunu belirtti. İbiş sözlerine şu şekilde devam etti; “Holokost
nedir? Holokost, ırkçılık ve ayrımcılık bataklığına saplanıldığında insanın
insana nasıl sınırsız zulümler yapabileceğinin tüm çirkinliğiyle ortaya
konulmasıdır. Belirli etnik kimliklere ya da politik eğilimlere değil tüm
insanlığa ve insan onuruna karşı yapılan acımasız bir katliamdır. İnsanlığın
insan eliyle yıkılması, tüm ahlaki değerlerin, masumiyetin, merhametin,
vicdanın, insanlığın sıfırlandığı, bittiği yerdir. İnsanlık nedir? İnsanlık; din,
dil, cins, renk, köken farkı gözetmemektir. Eşitliğin ve hiçbir kimliğin bir
diğerine üstünlüğü olmadığını kabullenmek, dünya vatandaşı olabilme bilincine
ulaşabilmektir. Hoşgörüsüzlükten, her türlü nefret söyleminden ve şiddetten
uzak durmaktır. Yaşanan acıları anlamak, hissetmek, içselleştirmek, onlarla
özdeşleşmektir.” İbiş konuşmasını, “İnsanoğlu doğuştan iyiye meyillidir. Önemli
olan bu iyiyi iyiliğe yöneltmek ve insan onuruna yaraşır örnek davranışlarda
bulunmaktır,” sözleriyle noktaladı.
Etkileyici
belgesel
Holokost töreni sırasında Miami
Beach’teki Holokost anıtında çekilen etkileyici bir belgesel de yayınlandı.
Kenneth Treister’in heykellerinin yer aldığı filmde müzikler John Murphy’nin
Sunshine filmine ait. Filme bu linkten ulaşabilirsiniz; http://www.aish.com/ho/video/Shoah_A_Short_Film.html
İsrail'in Ankara Büyükelçisi Eitan Na'eh
ve ABD'nin Ankara Büyükelçisi John Bass dahil birçok yabancı misyon
temsilcisinin hazır bulunduğu anma, kurbanlar anısına mum yakma töreniyle sona
erdi.
Nazi Almanyası’nın en büyük toplama ve
ölüm kampı Auschwitz- Birkenau’nun kurtuluş günü olan 27 Ocak, Birleşmiş
Milletler Genel Kurulu'nun 2005 yılında oybirliğiyle aldığı bir kararla Nazi
kurbanlarının anılmasına adanarak, Uluslararası Holokost Kurbanlarını Anma Günü
ilan edilmiştir. Türkiye 2011 yılından beri Holokost anma törenlerini
düzenlemektedir.
Karel Valansi 28 Ocak 2017 Şalom Gazetesi (sadece basılı gazete için) http://www.salom.com.tr/haber-101893-basbakan_yardimcisi_turkes_quotholokost_tarihten_bize_seslenen_guclu_bir_uyaridirquot.html
Yorumlar