Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Haziran, 2017 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Alıntı/ Fehmi Koru: İsrailliler çok daha eleştirel

"Jerusalem Post’ta dün çıkan eleştirel  yazılardan  birinin başlığı da şuydu:  “Kazanan: Hamas” . Bir başka  yazıda  görüşlerine yer verilen İstanbul’da çıkan haftalık Şalom gazetesi yazarı Karel Valansi ,  “1990’lardaki gibi stratejik bir ilişki olmaz, daha çok ticari ilişkiler düzelir herhalde”  demiş ve eklemiş:  “Kolay kolay giderilemeyecek bir güven sorunu var arada…” Fehmi Koru, 27 Haziran 2016 http://fehmikoru.com/israil-ile-mi-abd-ile-mi-anlastik-anlasma-stratejik-mi-ticari-mi/

With my comments... Staying out of Qatari crisis better for Israel, experts say

Israel welcomed Saudi Arabia's isolation of Qatar and the recent appointment of Mohammad bin Salman as heir, but experts underline that the terror issue seems only to be a pretext and at the end Qatar may be pushed toward Iran, affecting Israel negatively As Saudi Arabia, along with Bahrain and the United Arab Emirates (UAE) declared sanctions on Qatar, Israel welcomed the development. The main reasons behind Israel's positive stance towards the isolation can be understood as Qatar, along with Turkey, is the biggest donor for Gaza, hosts Hamas members, has established better ties with Iran due to the share of natural gas fields while Saudi Arabia and the UAE have wicked Israel to better ties, using their anti-Iran stance as a common ground. However, it should be questioned that to what extent these reasons, especially the allegations against Qatar financing terror groups in the region, are reasonable. It is also a known fact that several radical elements across the world are kn

Savaşın açtığı derin acı: Mülteciler

Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (UNHCR) 1950 yılında kurulduğunda, planlanan kapsamı da süresi de kısıtlıydı. Amacı II. Dünya Savaşı sonunda, yaşanan savaşlar nedeniyle yerlerinden edilmiş Avrupalılara yardım etmekti. Üç yıl içinde mültecilerin sorunlarının çözümleneceği tahmin edilmiş ve bu sürenin sonunda kurumun kapanması planlanmıştı. Ancak ne savaşlar, ne yerlerinden edilmeler sona erdi. Avrupa için tasarlanan BM kurumu, Afrika, Latin Amerika, Ortadoğu, Asya’da yaşanan mülteci krizlerine müdahale etti ve günümüzde de varlığını sürdürmekte. UNHCR, 20 Haziran Dünya Mülteciler Günü nedeniyle bir rapor hazırladı. Durum oldukça kaygı verici. Genelde mülteci krizinin Avrupa’ya etkileri konuşulur. Bugün sayılar ve gerçekler konuşsun. UNHCR’nin yaklaşık 70 yıllık tarihinin en yüksek mülteci sayısına erişildi. Savaş, şiddet ve zulümden kaçanların sayısı 2016 sonunda 65,6 milyona ulaştı. Bu rakam Birleşik Krallık’ın bugünkü nüfusundan daha fazla (65,5 milyon, 2017

Din derslerinden kimse memnun değil

Kamusal Politika ve Demokrasi Çalışmaları Derneği (PODEM)’in, Norveç Helsinki Komitesi İnanç Özgürlüğü Girişimi desteğiyle hazırladığı ‘Eğitimde Çoğulculuk ve İnanç Özgürlüğü Raporu’, düzenlenen bir toplantı ile tanıtıldı. Din derslerinde yaşanan sorunlar ve beklentiler üzerine gerçekleştirilen araştırmanın sonuçlarına göre hiçbir kesim mevcut din derslerinden memnun değil. 2016 yılının Mart-Ağustos ayları arasında, toplumun farklı kesimlerinden lise öğrencileri ve ebeveynleri ile yapılan görüşmelere dayanan rapor, ilginç sonuçlar ortaya koydu. Rapor kapsamındaki görüşmeler İstanbul, Ankara, Kayseri ve Diyarbakır’da yaşayanlarla yapıldı. Görüşmeler  sonucunda, din dersi konusunda kimsenin mevcut durumdan memnun olmadığı ve mevcut mekanizmanın farklılıkların bir arada yaşamasına uygun olmadığı ortaya çıktı. Gayrimüslimler  din dersinin tarafsız ve eşit mesafede olmadığını, okutulan din kitaplarında dinleri hakkında hatalı bilgilerin olduğunu belirtti. Dindarlar da   memnun değil. Rapora

İsrail’in Körfez rüyası

Katar’a karşı topyekûn bir savaş sürüyor. Suudi Arabistan, Bahreyn, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Mısır’ın başlattığı ve birçok ülkenin takip ettiği Katar’a yönelik yalnızlaştırma ve sindirme politikası bir kez daha Orta Doğu’da güç kartlarının yeniden dağıtılmasına sebep oldu. Gözler ve dikkatler Katar’ın üzerindeyken pek tartışılmaya fırsat bulunamayan BAE Washington Büyükelçisi Yusuf el-Uteybe'ye ait olduğu iddia edilen e-postalarda ise krizin anahtarları bulunuyor. Bu yazışmalardan, hem ABD hem de BAE’nin, Katar'ın Müslüman Kardeşler ve Hamas'a verdiği desteği, teröre destek olarak yorumladıkları ve önlem alma ihtiyacında oldukları açıkça belli oluyor. Katar’ı yalnızlaştırma politikası, bölgede kuruluşundan beri dışlanmış ve düşmanlaştırılmış bir başka ülkeyi akıllara getiriyor; İsrail. Katar krizi İsrail’i birçok açıdan yakından ilgilendiriyor. Öncelikle ana düşmanı İran’a karşı bölgede kendisini de içeren, genişleyen bir koalisyon oluştu. Ve bölge derken 1948’de

'You call it terrorism. I call it patriotism!’

Destinee Mangum Hate is alive and well. This is not only true for the war torn Middle East, but also the United States, where democratic values are the fundamental beliefs and constitutional principles of the society, uniting all Americans under the same safe roof. These values are expressed in the Declaration of Independence, the constitution of the United States and in any significant document or speech. However, the United States, a country established by immigrants, has turned into a place where hate dominates politics. It also became a reality for some Americans who have to survive daily hateful harassment, intimidation and assault. "You call it terrorism. I call it patriotism!" This is exactly how Jeremy Joseph Christian, a white supremacist accused of killing two men and injuring one in Portland, Oregon, defended himself in court. 

Katar ile neler oluyor?

Katar ile Suudi Arabistan’ın başını çektiği Körfez ülkeleri arasındaki gerilim yeniden su yüzeyine çıktı. 2014 yılında büyükelçilerini Katar’dan geri çekmekle sınırlı kalan durum, bu sefer diplomatik ilişkilerin kesilmesinin yanı sıra hava, kara ve deniz trafiğinin kapanmasına, Katarlı diplomat ve vatandaşları ülkeyi terk etmeye ve kendi vatandaşlarını Katar’dan geri çağırmaya kadar gitti. Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Bahreyn’in Katar’ı bölgede yalnızlaştıran adımına önce Mısır, ardından da Yemen, Libya ve Maldivler katıldı. Suudi Arabistan’ın bölgedeki etkisi nispetinde bu sayı daha da artabilir.

Turkey and Israel, a New Beginning Accompanied with the Ghosts of the Past

(Centre for Policy and Research on Turkey’nin yayınladığı  Research Turkey Journal’da yayınlanan Türkiye-İsrail ilişkileri ile ilgili makalem) Abstract One of the most significant developments in the instable and war-torn Middle East of today is the rapprochement between Turkey and Israel. The relations between two countries were deeply damaged following the Mavi Marmara incident in 2010; diplomatic relations were downgraded, military and intelligence cooperation were frozen. It took six years for Turkey and Israel to sign a normalization deal following a diplomatic impasse. During that time, the extent of cooperation and the diplomatic ties between both countries were affected not only by domestic constraints but also by external developments. This is the main characteristics of the bilateral relations which existed since Turkey recognized Israel in 1949 and established diplomatic relations; there is always a third party that can ruin the relations. Another characteristic o