Küresel düzen ciddi bir değişim yaşarken dünya, çok katmanlı krizler, jeopolitik sarsıntılar ve belirsizliklerle şekillenen bir döneme girdi. Soğuk Savaş sonrası ABD merkezli tek kutuplu düzen geride kalırken, yerine çok kutuplu ancak öngörülemez bir sistem şekilleniyor. Bu belirsizlik, Türkiye–Çin ilişkilerini hem fırsatları hem de çelişkileriyle öne çıkaran bir sahneye dönüştürüyor. Ankara ve Pekin söylem düzeyinde kolayca yan yana gelebiliyor. Türkiye’nin “Dünya beşten büyüktür” çıkışı ile Çin’in “çok kutuplu dünya” vurgusu, Batı merkezli düzeni sorgulayan ortak bir dil yaratıyor. Ancak bu söylemsel yakınlaşma, Türkiye’nin NATO üyeliği ve Batı ile kurumsal bağları düşünüldüğünde, stratejik sınırlarla karşılaşıyor. İlişkilerin gerçek boyutu, ticaretteki asimetri, Kuşak ve Yol yatırımlarındaki bağımlılık riski, savunma sanayii işbirliği, Uygur meselesinin ikili ilişkiler üzerindeki gölgesi ve ABD–Çin rekabetinin baskılarıyla şekilleniyor. Panorama Soruyor bu ay, Türkiye-Çin ilişk...
Yorumlar
Adım Yahya Selçuk Uludağ Üniversitesi'de okuyorum.Filistin sorunu,Siyonizm düşüncesi,Filistindeki siyasi Hareketler, İsrail siyaseti, Arap-İsrail ilişkisi ve Türkiye-İsrail ilişkileri hakkında okumalar yapmaya çalışıyorum.Yeni Çıkardığını kitap; Türkiye - İsrail ilişkilerihakkında başat bir eser olduğuna inanıyorum. Kitabınızı okumak istiyorum ancak fiyatı 50 euro civarında. Takdir edersiniz ki bu meblağ bir öğrenci için fazla.Sizden ricam kitabı mümkünse hediye edebilir misiniz?