Ana içeriğe atla

Yaratan ve İlham Veren Kadınlar

Yaratan ve İlham Veren Kadınlar Projesi 8 Mart´ta üçüncü kez Soho House´da sergilendi. Fotoğraf sanatçısı Betty Mazalto´nun, kadının gücü, yaratıcılığı ve çok yönlülüğünü vurgulamak amacıyla başlattığı proje, korunma ihtiyacı olan çocuklara eğitim sağlanmasının yanı sıra, sosyal ve kültürel yaşama katılımlarını sağlamak için çalışan Korucuk Vakfı iş birliğinde gerçekleşiyor.

‘Yaratan ve İlham Veren Kadınlar’ projesinin yaratıcısı fotoğraf sanatçısı Betty Mazalto farklı alanlarda başarı sağlamış 8 kadını, Dünya Kadınlar Günü 8 Mart’ta özel bir konseptte fotoğraflayarak kadınların çok yönlülüğüne vurgu yapmayı amaçladığını belirtiyor. Mazalto, “Üç projemizde toplam 24 kıymetli, çalışkan, çok yönlü kadını tanımış olduk. Kendilerinden fotoğraf çekimlerine gelirken hayatlarındaki hikayelerini temsil eden 7-8 parça getirmelerini rica ediyoruz. Böylelikle aslında kendilerinin hiç bilinmeyen yönlerini keşfediyoruz. Asıl etki ise, fotoğraf tamamlandığında ortaya çıkıyor. Başarılı bu isimlerin, hobileri ve yarattıklarıyla ortaya çıkan tek kare fotoğraf parça parça yaşanan bir hikâyenin, tamamlanmış hali niteliğine geliyor,” diye tanımlıyor projesini.

Kız çocuklarına “sen de yapabilirsin, sen de yaratabilirsin” diyebilmeyi ve onlara cesaret ve ilham verebilmeyi hedefleyen projede bu yıl yer alan isimler; iş insanı Leyla Alaton, ultra maraton yüzücüsü Bengisu Avcı, psikiyatr, yazar ve sunucu Gülseren Budayıcıoğlu, yazar, özgür zihin, nefes ve beden sistemi tasarımcısı ve eğitmeni Piraye Erdoğan, iç mimar Zeynep Fadıllıoğlu, “keçiperver” karakteri ile tanınan dijital içerik üreticisi Havvanur Kösem, moda tasarımcısı Yasemin Ögün ve heykeltraş Günnur Özsoy oldu.

Soho House Istanbul’da gerçekleşen panel ve sergide açılış konuşmasını yapan Betty Mazalto bu yıl gerçekleşen projenin ayrı bir önemi olduğunun altını çizerek “Şubat ayında ülkemizde gerçekleşen deprem felaketi hepimizi derinden üzdü ve etkiledi. Kız çocuklarının eğitime erişimi hedefi ile 2020 yılında başladığımız projede bu sene deprem bölgesine öncelik veriyoruz,” dedi. Temel ihtiyaçları ve eğitime erişimleri risk altındaki kız çocuklarını; kendilerini ifade edebilen, haklarının bilincinde bireyler olarak toplum içinde yer almaları konusunda güçlendiren Koruncuk Vakfı çalışmalarına verilen her desteğin kıymetli olduğunun altını çizen Koruncuk Vakfı Mütevelli Heyeti ve Yönetim Kurulu Başkanı Av. Dr. Figen Samuray, “Yaratan ve İlham Veren Kadınlar projemize katılarak mesajımızı daha geniş kitlelere ulaştırmamızı sağlayan herkese yürekten teşekkür ediyoruz,” dedi.

Moderatörlüğünü kreatif direktör Moshe Aelyon’un gerçekleştirdiği panelde, davetliler ilham veren kadınlarla bir araya gelme imkânı bulurken, projeye ait fotoğrafları ilk kez gördüler. ‘Yaratan ve İlham Veren Kadınlar’ projesinin kurgusunu ve iletişimini üstlenen Labrand PR’ın kurucusu Serhat Tunçay ise bu sene ülkemizde gerçekleşen deprem felaketinden etkilenen kız çocuklarının eğitimine ve barınmasına öncelik verileceğini ve tüm yıla yayılan bir etkinlik planlaması yapıldığı belirtti.

Proje ile ilgili detaylar ve yıl boyunca devam edecek etkinlikler içinhttps://www.instagram.com/yaratanveilhamverenler/ hesabı takip edilebilir.

Bu projeye destek vermek isteyenler için Koruncuk Vakfı’na ait bağış linki: https://fonzip.com/koruncuk/kampanya/yaratan-ve-i-lham-veren-kadinlar-kiz-cocuklarinin-yaninda  

Karel Valansi, Şalom gazetesi 15 Mart 2023 https://www.salom.com.tr/haber/125938/yaratan-ve-ilham-veren-kadinlar

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Unutmayacağız

Unutmayacağız... Bu sözü ne kadar da çok tekrarlıyoruz. Oysa çok değil birkaç yıl sonra her şey gibi o unutulmaz denen şey de unutuluyor. Zamanın akışına bırakılıyor. Bir tek anne-babalar, eşler, çocuklar hatırlıyor, acısını en derinde hissediyor. Bir tek onlar için o yangın devam ediyor. Ateş bir tek düştüğü yeri yakıyor. Bu söz bir kere de hatalı çıksın istiyorum, olmuyor, çıkmıyor. Bu sene 15 Kasım’da bir yazı aradı gözlerim. Ama kuru kuru bir haber değildi istediğim, bulamadım. Fark ettim ki  bu konuyla ilgili sosyal medyada paylaşabileceğim yazılar ya daha önce kendi yazdıklarım, ya Şalom Gazetesi’nde çıkanlar, ya da geçen sene ben dahil dört kişiyle röportaj yapan Agos’un söyleşisiydi. Bu kadar. Aradan geçen 13 sene, 15 ve 20 Kasım saldırılarının vahşetini, korkunçluğunu, kayıplarını unutturmuş olmalı.  Çok daha önemli görülen konular olmalı ki, El Kaide terör örgütünün İstanbul’un göbeğine gerçekleştirdiği bu saldırılar konuşulmadan, kurbanları anılmadan geçilebiliyor. Ya

Survivor Hayim’in gerçek dünyası - Söyleşi

Hayim, çok sevdiğim bir arkadaşımın kuzeni. Aklı başında, ne istediğini bilen biri. Askerlik dönüşünde ani bir kararla Survivor yarışmasına katıldığını duyduğumda çok şaşırmıştım. Pek spor yapmayan, atletik olmayan biri neden zor koşullarda, dayanıklılık, irade ve güç isteyen bir televizyon programına katılır? Bunları konuşurken, sayesinde takip etmeye başladığım Survivor ile ilgili tüm merak ettiklerimi de sordum; kameralara yansımayan gizli bir tuvalet var mıydı, ya da yayın bitince gidilen lüks bir otel? Begüm’le arasında bir yakınlaşma oldu mu, Merve neden pişman oldu yarışmaya katıldığına? İşte Sabah Gazetesinden Yüksel Aytuğ’un teşekkür ettiği, seyircilerin filozof olarak tanımladığı Hayim ve Survivor yarışmasının bilinmeyenleri… Survivor maceran nasıl başladı? Katılmak nereden aklına geldi? Arkadaşlarımla uzun süredir Survivor’u takip ediyorduk. Hep katılmak istiyordum ama televizyona çıkmak beni korkutuyordu. Geçen sene iki yakın arkadaşım Dominik’e gittiler. Yarışmacıları

“We are Beyond What I Had Dreamed of When I Moved to Dubai”

Cem Habib  We talked about how the peace deal between Israel and the United Arab Emirates affected the Jewish life in the Emirates, with the investment manager Cem Habib, who has been living in Dubai since 2016, and who is one of the founding members of the Jewish Council of Emirates (JCE), the first officially recognized Jewish community of the UAE. How long have you been living in Dubai? What influenced you in deciding to live here? I moved to Dubai in 2016, before I had been living in London. My customer base at that time was in Kazakhstan and it had gotten harder commuting there from London every month after 6 years. There were three direct flights between Dubai and Kazakhstan, every day, with a flight time of less than 4 hours. To improve our quality of life and to spend more time with the kids, we moved to Dubai. When moving, how could you overcome the thought “As a Jew, will I be comfortable living in an Arab country with my family?” I talked to my friends from different countri